Medyumluk hizmeti almayı düşünen kişiler için internetteki yorumlar önemli bir rehber işlevi görüyor. Ancak her zaman olumlu ifadelerle karşılaşmak mümkün olmuyor. Sayıları giderek artan gerçek medyum şikayetleri, bu alanda yaşanan mağduriyetleri gözler önüne seriyor. Hizmetin içeriğinden iletişim tarzına kadar birçok konuda ciddi sorunlar bildiriliyor.
Şikayetlerin büyük kısmı, işlemin sonuçsuz kalmasıyla ilgili. İnsanlar belirli bir amaçla medyuma başvuruyor ve genellikle kısa sürede çözüm vadeden ifadelerle karşılaşıyorlar. Ancak verilen süre geçmesine rağmen istenilen sonuç elde edilemiyor. Bu durum, yalnızca hayal kırıklığı değil; maddi kaybın da yaşandığı bir süreci beraberinde getiriyor.
Bazı kullanıcılar, işlem başladıktan sonra kendilerine hiçbir bilgilendirme yapılmadığını ifade ediyor. Ne zaman işlem yapıldığı, hangi yöntemlerin uygulandığı ya da sürecin hangi aşamada olduğu gibi konular tamamen belirsiz kalıyor. Bu iletişim eksikliği, güven duygusunun hızla kaybolmasına yol açıyor.
Ayrıca yapılan yorumlarda, medyumların bazı durumlarda kullanıcıyı suçladığı görülüyor. “Siz yeterince inanmadınız”, “enerjiniz bozuk olduğu için işlem tutmadı” gibi ifadelerle sorumluluğun danışana yüklenmesi, memnuniyetsizliği daha da artırıyor. Bu tarz yaklaşımlar profesyonellikten uzak olarak değerlendiriliyor.
Bazı yorumlarda ise medyumun danışanın özel hayatına fazlaca müdahil olduğu belirtiliyor. “Ne zaman mesaj atacağıma bile karıştı” gibi ifadeler, sürecin yalnızca spritüel düzlemde değil, kişisel yaşam üzerinde de baskı oluşturabildiğini gösteriyor. Danışanlar zamanla kendi kararlarını veremez hale geldiğini söylüyor.
Gerçek Medyum Şikayetleri Hizmet Sürecinin Nerelerinde Yoğunlaşıyor?
Şikayet içeriklerine bakıldığında, sorunların yalnızca işlem sonucuyla sınırlı olmadığı görülüyor. İlk temastan itibaren yaşanan güven kırıcı davranışlar sürecin her aşamasına yayılıyor. Özellikle ilk görüşmede verilen sözlerin tutulmaması, en sık bildirilen sorunların başında geliyor.
Bazı kullanıcılar, medyumların önce fazla ilgili göründüğünü, ancak ödeme yapıldıktan sonra iletişim kurmanın zorlaştığını ifade ediyor. “Başta çok ilgiliydi, ama para geçince ortadan kayboldu” gibi yorumlar, bu alandaki güven problemlerinin temelini oluşturuyor.
Öne çıkan bir diğer konu ise işlem sürecinin uzatılması. Başta tek seansla sonuç alınacağı söylense de, zamanla ek işlemler ve yeni seanslar gerektiği belirtilerek süreç maliyetli hâle geliyor. Her yeni adım için tekrar ücret talep edilmesi, kullanıcıda dolandırıldığı hissini uyandırıyor.
Ayrıca bazı kullanıcılar, işlem tamamlandıktan sonra herhangi bir kapanış ya da geri bildirim alamadığını belirtiyor. Ne işlemin sonlandığına dair bir bilgi veriliyor, ne de sürecin bittiği duyuruluyor. Bu eksiklik, kullanıcıda sürekli bir belirsizlik hissi yaratıyor ve sürecin gerçekten tamamlanıp tamamlanmadığını sorgulamasına neden oluyor.
Bunlara ek olarak, yapılan bazı şikayetlerde medyumun kişisel hayatla ilgili fazla müdahil olduğu yönünde ifadeler de yer alıyor. “Ne giyeceğime kadar söyledi” gibi yorumlar, sınırların bulanıklaştığı deneyimlerin varlığını gösteriyor. Medyumluk ile kontrol ilişkisi birbirine karıştığında, danışan kendini baskı altında hissedebiliyor.
Gerçek Medyum Şikayetleri Neyi Değiştirmeli?
Bu kadar fazla olumsuz geri bildirimin ortaya çıkması, hem danışanlar hem de hizmet sağlayıcılar açısından ciddi bir farkındalık gerektiriyor. Öncelikle kullanıcıların, medyum seçiminde çok daha dikkatli ve sorgulayıcı olması gerekiyor. Yalnızca umut vaat eden cümlelere değil, deneyimlere ve detaylı yorumlara odaklanılması önemli.
Aynı zamanda medyumların da sundukları hizmetin sorumluluğunu alması şarttır. Süreci açık bir şekilde anlatmak, beklentileri gerçekçi bir zemine oturtmak ve iletişimi kesmemek bu hizmetin temel prensipleri arasında yer almalı. Şikayetlerin çoğu, basit iletişim sorunlarının büyümesinden kaynaklanıyor.
Dürüstlük, şeffaflık ve takip… Medyumluk hizmetinin güvenilir sayılabilmesi için bu üç unsura ihtiyaç duyuluyor. Kullanıcı, neye ne zaman ve neden para verdiğini bilmeli. Belirsizlikler ortadan kalktıkça şikayet oranı da ciddi oranda azalacaktır. Bunun için öncelikle güven temelli bir yapı kurulmalı.
Topluluk geri bildirimleri, özellikle bu sektörde çok değerlidir. Çünkü her medyumluk süreci farklı gibi görünse de, benzer sorunlar tekrarlandıkça örüntü oluşur. İşte bu örüntüler sayesinde insanlar aynı hataları yapmadan yol alabilir. Bu nedenle gerçek medyum şikayetleri, yalnızca geçmiş deneyimler değil, geleceğin daha sağlıklı inşa edilmesine de katkı sunar.